Cilt: 19, Sayı: 2, Yıl: 2013 Özel Sayı Hukuk Fakültesi Marmara Üniversitesi

Kezâ, haber ve düşünceleri yayma araçlarının kullanılmasına ilişkin düzenleyici işlemler, bunların yayımını engellememek kaydıyla, düşünceyi açıklama ve yayma hürriyetinin sınırlanması sayılmaz (m.26/III). Askeri Yargıtay bir çok kararında askeri birlik ve kurumlara ses ve görüntü kaydeden elektronik ortamda bilgi depolayan cihazların, cep telefonlarının sokulması emirlerine aykırı hareketleri, somut olaya göre emre itaatsizlikte ısrar, emre itaatsizlik yada disiplin tecavüzü olarak görmüş, haberleşme özgürlüğünün ihlali olarak kabul etmemiştir[617]\. En sevdiğin masa oyunlarında ustalaş ve kazançlarını katla. paribahis\. Anayasa Mahkemesi kararlarında, disiplin amirlerince hürriyeti bağlayıcı ceza verilmesinde Anayasaya aykırılık görmemiştir[559]. Anayasa Mahkemesi yakın tarihli bir kararında, Türk Silahlı Kuvvetlerinde görevli üniformalı askeri personel yanında sivil personele de disiplin yaptırımı olarak hürriyeti bağlayıcı ceza verilebileceğine karar vermiştir[560]. Disiplin Mahkemelerince verilen cezalar idari nitelikte mi yoksa yargısal nitelikte midir? Bu sorunun cevabı Disiplin Mahkemelerinin İdari nitelikte bir kurul mu yoksa Yargı fonksiyonu içerisinde faaliyet gösteren bir mahkeme mi olduğunun irdelenmesinden geçmektedir. Maddede öngörülen özgürlük kısıtlamasının içeriği bireyin fizik yahut beden özgürlüğü; diğer bir deyimle, bir yere kapatılmaması, tutulu (yakalama, gözaltı vb.) veya tutuklu bulunmaması hakkıdır[544]. Düzenlemeyle gözaltına alma ve tutuklama sürelerini kısıtlayarak ve  bazı şartlara bağlayarak, kişi özgürlüğünün devlet tarafından keyfi bir şekilde ihlal edilmesinin önlenmesi amaçlanmıştır[545]. Halen uygulama imkanı bulunan bu disiplin cezası artık kıtası huzurunda infaz edilmediğinden kişiyi teşhir etme niteliği ortadan kalmıştır. Maddesinde askerleri hizmetçi gibi kullanmak, 117 ve 118. Maddelerinde astlarına kötü muamele veya müessir fiilde bulunmak askeri suç, 477 sayılı Kanunun 53.

Mahkemeye göre, bunlar askeri yaşamın hiyerarşik yapısı ve üstlerin emretme yetkisi sebebiyle düzenin korunması ve hizmetin yürütülmesi amacına yöneliktir[624]. Bu gerekçeyle, Yanaşık/Türkiye kararında, köktenci İslami yayınları okuduğu ve ideolojik nitelikli toplantılara katıldığı için üst üste disiplin cezaları verilip nihayetinde okuldan çıkarılan askeri öğrencinin başvurusunda 9. Mahkeme Gallo kararında[589], disiplin cezasına bağlı olarak ilgilinin maaşında azalma olmasına rağmen, yargıdan istenen hususun disiplin cezasının denetlenmesi olduğunu, bu durumunsa memurun kariyerine ilişkin olduğunu belirterek, disiplin cezalarının “medeni hak ve yükümlülüklerden kaynaklanan dava” kavramı dışında olduğuna karar vermiştir. AİHS m.6/1’in sözleşmeli personel ya da memur olan kamu görevlilerine uygulanabilirliğini tespit için AİHM, çalışanların görev ve sorumluluklarını temel alan bir “fonksiyonel kriter” kabul etmiştir. Buna göre, kamu hukukundan kaynaklanan bir yetki kullanmayan ya da devletin veya diğer kamu tüzelkişilerinin genel yararlarını korumaya yönelik çalışmayan ve “açıkça maddi hak” talep eden kamu görevlileri hakkında Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6/1. Askerliğin, temel hak ve hürriyetleri sınırlayabileceği bir durum da Anayasa’nın 137. Anayasa’ya göre kamu hizmeti görenlerin kanunsuz emirleri yerine getirmeleri yasaktır. Ancak askerî hizmetlerin görülmesi bakımından kanunla  buna istisnalar getirilebilir. Maddeleri gereği askerler aldıkları emirleri derhal ve mutlak surette yerine getirmekle yükümlüdürler. Verilen emrin yerine getirilmesinden dolayı sorumluluk emri verene aittir. Maddesine göre de, ast verilen emrin sınırlarını aşmadıkça veya suç amacı taşıdığını bilmediği sürece kanuna aykırı emirden dolayı sorumlu tutulamaz[501]. Ast açıkça suç teşkil etmeyen emri kanuna aykırı dahi olsa yerine getirmek mecburiyetindedir.

Subay, astsubay, Milli Savunma Bakanlığı ve Türk Silahlı Kuvvetlerinde görevli Devlet memurları, uzman jandarma ve uzman erbaşlar hakkında,  dört haftaya kadar göz hapsi cezası verilebilmektedir. Erbaş ve erlerin 24 saat kışlada bulunmaları zorunluluğu zaten bu cezanın infazını imkansız kılmaktadır. Bu nedenle askeri öğrencilerin işleyebileceği disiplin suçları Askeri Ceza Kanunu, Disiplin Mahkemeleri Kanununu ve kendi özel kanunlarında yazılan[232] disiplin suçlarıdır. Siyasi ve ideolojik fiillerinden dolayı ilgili makamlarca aranmakta olan kişilerin Devlet memuru tarafından görev mahallinde giz­lenmesi disiplin suçu sayılmıştır. Davranışların itibar ve güven duygusunu sarsıcı sayılıp sayılmaması mesleğin özelliğine ve fiilin niteliğine göre değişmektedir. Ayrıca disiplin cezası verilirken hizmet içi – hizmet dışı ayrımının doğru yapılması gerekir[203]. Çünkü hizmet dışında Devlet memurunun itibar ve güven duygusu­nu sarsacak nitelikteki davranışlar daha hafif bir cezayı gerektirmektedir. Bilindiği gibi, TSK’da çalışan Devlet memurları, Anayasa’nın 137 ve AsCK’nun 41. Maddeleri uyarınca, amirleri tarafından verilen emirler açıkça suç teşkil etmiyorsa yerine getirmek zorundadır. Anayasa, kanun, tüzük ve yönetmeliklere uygun emirlere itiraz etme durumunda bu suç oluşmaktadır. Bu bentte düzenlenen disiplin suçu emre “itiraz” durumudur.

  • Herhangi bir basit disiplinsizlik nedeniyle TSK’dan çıkarma sonuçları doğuran görevden çekilmeye davet cezası verebilmesi mümkündür.
  • Özel nitelikli kişisel verilerin erişildiği yazılımlara ait kullanıcı yetkilendirmeleri yapılmakta, bu yazılımların güvenlik testleri düzenli olarak yapılmakta/yaptırılmakta ve test sonuçları kayıt altına alınmaktadır.
  • İnternetten içerik kaldırma/silme; internet üzerinden yayımlanan ve hukuka aykırılık teşkil eden haber, video, fotoğraf, yorum vb.

(1) Üst Kuruldan yayın lisansı almadan veya yayınları Üst Kurul tarafından geçici olarak durdurulmasına ya da yayın lisansı iptal edilmesine rağmen yayın yapan gerçek kişiler ile tüzel kişilerin yönetim kurulu üyeleri ve genel müdürü, bir yıldan iki yıla kadar hapis ve bin günden beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır. Tüzel kişiler hakkında ayrıca 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 60 ıncı maddesindeki güvenlik tedbirleri uygulanır. İzinsiz olarak faaliyetine devam eden yayın cihaz ve tesisleri Üst Kurulca mühürlenerek kapatılır. Bu noktada önemle belirtmek isteriz ki, idarenin tüm eylem ve işlemlerinin kamu yararı amacıyla tesis edilmesi ve gerek esas gerekse usul yönünden hukuka uygun olması gerekir. Fakat bazı hallerde idari işlem tesis edilirken usuli birtakım kurallar görmezden gelinmekte olup, bu durum, idari işlemi, hukuka aykırı hale getirmektedir. Söz gelimi, işletmenin faaliyetten men edilmesine ilişkin yetki, mahallin en büyük mülki amirine aitken işyerinin doğrudan kolluk tarafından kapatılması mevzuata aykırıdır. Bu işleme karşı itiraz yoluna gidilmesi halinde yetkisiz mercii tarafından tesis edilen faaliyetten men kararı mahkemece iptal edilecektir. Yukarıda da bahsedildiği üzere mevzuat hükümlerine aykırılık halinde işyeri ruhsatının iptal edilmesi, bu itibarla işyerinin kapatılması mümkündür. Keza, işin durdurulması, işletmenin faaliyetten men edilmesi durumları da gündeme gelebilir. Fakat uygulamada, keyfi bazı yaptırımlar uygulanabildiği gibi birtakım usule aykırı işlemler yapılarak işyeri ruhsatının iptal edildiği durumlarla da karşılaşılabilmektedir. Şu halde, ruhsatı iptal edilen işyeri sahibi, bu iptal işleminin hukuka aykırı olduğunu düşünüyorsa, işlemi yapan idareye karşı dava yoluna başvurabilir. Ancak doğrudan iptal davası açmadan önce kararın tebliği tarihinden itibaren 30 gün içerisinde itiraz yoluna da gidilebilir.

Düzeltme ve cevap hakkı doğuran programın yayından kaldırıldığı veya yayınına ara verildiği durumlarda, düzeltme ve cevap hakkı, yedi günlük süre içinde anılan programın yayın saatinde kullandırılır. Madde 10 – Asıl üyeliğe kabul edilenler, kararın kendilerine taahhütlü mektupla bildirimin yapıldığı ayı izleyen ayın sonuna kadar Genel Kurul tarafından belirlenmiş giriş ve yürürlükteki üye ödentisini yatırarak kayıtlarını yaptırmak zorundadır. Bu süre içinde gerekli işlemleri yaptırmayan ya da geçerli bir özür bildirmeyen adayların asıl üyelikleri kendiliğinden düşer. Asıl üyeler, işyeri ve oturma adresleri ile sosyal durumlarındaki değişiklikleri 30 gün içinde Cemiyet Genel Sekreterliğine yazılı olarak bildirmekle yükümlüdürler. Bildirmezlerse, her türlü tebligat için üye kayıt defterindeki bilgilerin esas alınacağını kabul etmiş sayılırlar. Yetkili merciin kararı yirmi dört saat içinde görevli hâkimin onayına sunulur. Hâkim, kararını kırk sekiz saat içinde açıklar; aksi halde, karar kendiliğinden kalkar. Hâkim, kararını el koymadan itibaren kırk sekiz saat içinde açıklar; aksi halde, el koyma kendiliğinden kalkar. Bu tarihte BTK, vatandaşları yasa dışı kumar gibi sitelere yönlendiren yurtiçi kaynaklı SMS’lerin önüne geçebilmek için 4 numaradan oluşan kod sistemini gece yarısından itibaren devreye alacak. 11 Aralık’tan sonra BTK kararı ile alfanümerik başlığa sahip SMS’leri başlatan işletmeci bilgisi, söz konusu mesajların sonunda yer alacak.

Maddesinde işlenen fiillere göre verilecek disiplin cezaları, ağırlık derecelerine göre, uyarma, kınama, aylıktan kesme, kademe ilerlemesinin durdurulması şeklinde sıralanmış ve en ağır disiplin cezası olarak Devlet memurluğundan çıkarılma düzenlenmiştir. 1964 tarihli 477 SK’nun yürürlüğe girmesine kadar tüm disiplin suçlarına AsCK’nın hükümleri uygulanmış, disiplin cezaları konusunda AsCK’da 2000 yılına kadar önemli bir değişiklik yapılmamıştır. 4551 SK’la yapılan değişiklik[236] öncesi AsCK’da yer alan disiplin cezaları; “tevbih”, “şiddetli tevbih”, “maaş katı”, “göz hapsi”, “oda hapsi”, “sıra harici hizmet”, “izinsizlik”, “katıksız hapis”[237] olarak belirlenmişti. 4551 SK’la yapılan değişiklik sonrası disiplin cezaları; “uyarı”, “aylık kesilmesi”, “izinsizlik”, “sıra harici hizmet”, “göz hapsi”, “oda hapsi” ve “rütbenin geri alınması” olarak yeniden düzenlenmiştir[238]. Osmanlı İmparatorluğu’nda Uzun süre merkezi otoriteye bağlı tek disiplinli ve askerliği meslek edinmiş kuvvet olan yeniçeriler, ancak kendi subayı tarafından ve kendi kışlası içinde cezalandırılabilirdi. 1826 yılında yeniçerilik teşkilatı ortadan kaldırılınca, 1829 yılında “Kanunname-i Asakir-i Muhammediye” adında bir kanun yayımlandı ve yeni bir ordu kuruldu.. Bu kanun göz hapsi, mahpes, kışlık koğuşta hapis, tomruka (demir) konmak, angariye hizmet, ekmek ve suya hasren tevkif gibi bugünkü AsCK’da bulunan cezalara da az çok benzeyen yaptırımlar içermektedir[234]. Disiplin cezasını gerektiren eylemler yasada kazuistik olarak sayıldıktan sonra, nitelik ve ağırlıkları itibariyle benzer eylemlere de disiplin cezası verilebileceği düzenlenmiştir. Bu düzenlemeyle memurların siyasi ve ideolojik tarafsızlığını sağlama amaçlanmıştır. Ancak bu bentte memurların kurum dışı faaliyetleri de dikkate alınmıştır.

Mesela Jandarma Genel Komutanlığı Disiplin Kurulu 6 kişiden, Sahil Güvenlik Komutanlığı Disiplin kurulu ise 4 üyeden oluşmaktadır. Zira anılan madde hükmüne göre, fail firara giderken beraberinde silah, mühimmat, savaş araç ve gerecini götürmüş ise veya fail hizmet yaparken kaçmış ise gün unsuru aranmaz ve cezası artırılır. Örneğin fail firara giderken yanında mühimmat götürürse ve 24 saatlik süreyi geçirmeden bu süre içerisinde yakalanmış olursa artık fiili disiplin tecavüzü niteliğinde değil, AsCK’nun 68/2. Maddesi uyarınca nitelikli mehil içi firar suçunu oluşturur. Disiplin işlemlerindeki hataların kaynağı, disiplin suç ve cezalarının karmaşıklığı olduğu gibi, disiplin amiri konumundaki personelin eğitim eksikliğidir. Harp Okulu ve Sınıf okullarında verilen eğitimin yetersiz olduğu uygulamada açıkça görülmektedir. Kanaatimce bu okullardaki hukuk dersleri artırılmalı ve teoriden ziyade uygulamaya dönük eğitim verilmelidir. Yine öğrencilik döneminde sorumluluktan uzak bir anlayış içinde takip edilen derslerde öğrenilen bilgilerin çabuk unutulduğu bir gerçektir. Bu nedenle disiplin amirlerine hizmet içi eğitim kursları düzenlenmelidir.

Lo siento, debes estar conectado para publicar un comentario.
Menú